• BIST 9549.89
  • Altın 3005.985
  • Dolar 34.5383
  • Euro 35.9979
  • İstanbul 3 °C
  • Ankara 0 °C

UMUT VEREN BAŞLANGIÇ

Talat Yavuz

Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim öğretim yılının açılışını, İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlediği güzel bir programla yaptı. Bütün il ve ilçe müdürlerinin yanında ülkemizin dört bir yanından gelen öğretmenlere, öğrencilerin de katılımıyla salon tam bir okul ortamına dönüştü.

Yapılan tören ve konuşmalarla, Türkiye Yüzyılı vizyonunun, bütün alanlarda olduğu gibi eğitim alanında da heyecan ve sinerji üreten bir vizyona dönüştüğünü görüyoruz.

Daha önce “Türkiye Yüzyılında Eğitim” başlığı ile yazılar kaleme alarak düşüncelerimi kamuoyu ile paylaşmıştım. Sayın Bakanın konuşmasında;

“Türkiye Yüzyılının vizyonu ışığında hem evrensel nitelikli bilimsel ve pedagojik ilkeleri hem de kadim medeniyetimizin özünü oluşturan milli-manevi değerleri ihtiva eden dinamik bir eğitim iklimini inşa etmenin çabası içinde olacağız. Hz. Mevlana’nın pergel metaforundaki gibi bir ayağı kendi coğrafyasında sabit iken, diğer ayağıyla tüm dünyayı kuşatan ve insan için üreten nesiller yetiştirmenin heyecanıyla ‘durmak yok, yola devam’ diyeceğiz.” sözünü duyunca heyecanım arttı, umudum yeşerdi.

Programı izlerken son yıllarda defalarca yazdığım; “Eğitim ciddi bir iştir, disiplin ister, eğitimde başarı istatistikleri tutturmanın ötesinde başka bir şeydir.” sözlerimi ve ardından da bakanlığın; öğrenci devamsızlıklarının takibi, sınıfta kalmaya işlerlik kazandıran adımlarını, velilerin okula giriş çıkışlarını düzenleyen genelgesini, açık liseye geçişlerin düzenlenmesini, adına TEOG demeden yeniden ortak sınavlar gibi adımlarını düşündüm ve bu sefer olacak dedim.

Bugün ülkemizin ve insanımızın bilimsel atılımlar kadar milli ve manevi değerleri kuşanmasına ihtiyacımız var. Özgüveni yüksek, batı karşısında başı dik, tarihini, değerlerini benimsemiş nesillerle geleceğimizi sağlama alabiliriz.

Bütün sapkın fikirler eğitim sistemimiz, medya, moda, spor vs. üzerinden gençliğimizi hedef alıyor. Artık şu geri kalmışlık duygusundan kurtularak batı hayranlığına son vermenin bir yolunu bulmalıyız. En önemli mücadele alanımız da eğitimdir.

Tam da burada bir kaygımı paylaşmak isterim. Eğitimde oluşan olumlu ve umutları artıran bu iklimin, mülakat tartışmaları gibi atama bekleyen yüzbinleri tedirgin eden bir tartışma ile bozulması talihsizlik olacaktır.

Öğretmenlerin işe alımı, birbirini tamamlayacak birçok adımdan sadece bir adım olmalı. Kapattığımız öğretmen liselerinden, plansız açtığımız onlarca eğitim fakültelerine kadar bütün sistemi, meslek kanunu çalışması içinde daha sağlıklı ve doğru zamanlarda etraflıca tartışmalı ve yeni bir düzeni hep beraber inşa etmeliyiz.

Oluşan olumlu iklim bozulmasın, başlatılan eğitim seferberliğine hep beraber destek olalım. Okullarımızın hizmetli problemini, TYP gibi işlevselliğini kaybetmiş düzenlemelere bırakmayalım. Önce yol alalım, köklü değişiklikleri daha geniş zamanda tartışalım.

Ülkemiz şartlarında işe alımda uygulanacak mülakatlarda, adalet ve liyakat dengesini sağlayabilmek için önümüzde çok büyük engeller var. Küsürleri aşağı veya yukarı yuvarlayan mülakatlarda bile yüzlerce adayın hayatını karartan bir hikayemiz var, unutmayalım.

 

Bu yazı toplam 598 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113