TERSİNE DÜNYA!

AFRİKA YARDIM BEKLİYOR

ABD’de obeziteyle mücadele için alarm verilmiş durumda.

Aşırı kilolu Amerikalılar kervanına her yıl on binlercesi dahil oluyor.

Obezite sorunu, Amerika’yı Afganistan’dan, Taliban’dan ve Irak’tan daha fazla meşgul ediyor.
Bu hayal kıtasında zenginliğin ve aşırı lüksün getirdiği önemli bir sıkıntı yaşanıyor aslında. İnsanlar aşırı yemekten göbeklerini taşımakta ve önlerini görmekte zorluk çekiyorlar.
Gencecik, 15-16 yaşındaki delikanlılar, genç kızlar 120-130 kilolara gelmişler. Araca binerken zorlanıyorlar, otururken, kalkarken bin bir zahmet çekiyorlar. Rahat yataklarında yatarken bile rahat edemiyorlar. Normal insan için 1-2 saniyelik işlem olan sağa-sola dönme hareketi onlar için eziyete dönüşüyor.
Midelerinin tokluğu, tıka basa doldurulması beyaz, Amerikalılara hayatı zindan ediyor.
Şimdi çocuklarımızı Obezite’den nasıl kurtarırızın çarelerini arıyorlar.

ABD Sağlık Bakanlığı, reayayı zayıflatmak amacıyla milyarlarca dolarlık ciddi bir bütçe ayırmış durumda.
ABD silahlanmaya da her yıl 160 milyar dolarlık kaynak ayırıyor. Ülkeleri sömürebilmek, halkını rahat ettirebilmek ve kayıtsız şartsız egemenliğini sürdürebilmek için milyarlarca doları gözünü kırpmadan silahlanmaya harcayabiliyor.
Elindeki güçlü silahlarla ülkelere korku veriyor, iç savaşlar çıkarıyor ve bu ülkelerin yeraltı zenginliklerini okyanus ötesine taşıyor.
Yalnızca ABD mi? Avrupanın bütün gelişmiş ülkelerinin stratejisi de böyle. Kendi halkının rahatı için böl, parçala, yönet taktiği.
Bugün Sudan’da, Somali’de ve Etiyopya’da yaşananlar, tek dişi kalmış canavarın uyguladığı acımasız sömürü düzeninin sonucudur.
Toplumları, kabileleri bir birleriyle savaştırmak, insanları açlığa mahkum etmek.
Ortaya çıkan durumdan da faydalanmak.
Yalnızca Sudan’da son aylarda açlıktan ölen çocuk sayısı 29 bin. Her gün 240 çocuk, açlık yüzünden hayatını kaybediyor.
İnsanlar bir parça ekmek, bir yudum su için günlerce, haftalarca yürümeyi göze alıyorlar.
BM mülteci kamplarına gidip yardımlardan faydalanmak için.
Üstelik yolda hiç bir can güvenliği yok. Kabileler arasında kıyasıya bir iç savaş devam ediyor.
Her gün yüzlerce Sudan’lı da bu yüzden ölüyor.
ABD ve Avrupalı gelişmiş ülkelerin sömürü politikası, Sudan ve Etiyopya’yı açlığa mahkum etti.
Afrikalı çocukların kursaklarına bir yudum gitmezken, kendi çocukları aşırı şişmanlıktan hasta oldu.
Afrikalı çocuklar açlıktan uyuyamazken, gece yarılarına kadar açlıktan ağlarken, onlar aşırı tokluktan uyuyamıyor, rahat edemiyorlar.
Bir yanda açlıktan hasta olanlar, hayatını kaybedenler, diğer bir yanda aşırı yemekten hasta olanlar.
Olaylara ibret nazarıyla bakınca, hakikatı tüm çıplaklığıyla görebiliyoruz.
Türkiye, Afrikalı müslüman kardeşlerimiz için seferber olmuş durumda.

Tüm insanlığa örnek olacak yardım kampanyaları organize ediliyor.
Gerek devletimiz, gerekse gönüllü sivil toplum kuruluşlarımız, Sudan’a çoktan ulaştılar.
Doktorlarımız sağlık hizmeti veriyor, yardım kuruluşlarımız su kuyuları açıyor, kurban kesiyor ve Türkiye’den gelen yardımları ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor.
Bir kısım sivil toplum kuruluşlarımız da insanları eğitiyor. Tarım, balıkçılık ve hayvancılık konusunda eğitim veriyor ve destek sağlıyor.
Allah hepsinden razı olsun. Cenab-ı Hakk’ın rızası için evlerinden, ailelerinden binlerce kilometre uzaklara üstelikte can güvenlikleri olmadığı halde gidiyorlar.
Halkımız da, her türlü yardımı, mübarek ramazan ayında, büyük bir fedakarlık örneği göstererek gerçekleştiriyor.
Ya altından petrol fışkıran diğer müslüman ülkeler!.