• BIST 9882.63
  • Altın 2954.659
  • Dolar 34.7445
  • Euro 36.5021
  • İstanbul 10 °C
  • Ankara 4 °C

Ramazan ve İnfak!

Ümit Kahyaoğlu

Bilinen insanlık tarihinin en ciddi salgınıyla karşı karşıyayız. Coronavirüs adeta bütün dünyayı esir aldı ve insanları evlerine tıktı. Geçmiş dönemlerde de salgınlar olmuş ancak bu kadar geniş bir coğrafyaya, böylesine hızlı bir şekilde yayılmamıştı.

Hergün binlerce insan hayatını kaybediyor, on binlerce insana ise virüs bulaşıyor. Dünyadaki vaka sayısı 2 milyonu geçerken hayatını kaybedenlerin sayısı da 200 binleri buldu.

Görünen o ki dünyada bir çok şey değişecek ve hiç bir şey artık eskisi gibi olmayacak. İnsanlık tarihinde yeni bir dönem başlayacak. Corona öncesi ve corona sonrası diye. Sağlık altyapısının gücü ve salgındaki başarısıyla  Türkiye bu süreçten güçlenerek çıkacaktır. Bütün dünya ülkemizi gıptayla izlemekte, yüze yakın ülke ise tıbbi yardım malzemesi için kapımızı çalmaktadır.

Eskilerin dediği gibi , "Karagün kararıp kalmaz." Mutlaka aydınlık olacaktır yakın bir gelecekte.

İşte böylesine zor günlerde Ramazan-ı Şerif'e kavuştuk. Kavuşturana Hamdolsun..

Ramazan ayının en önemli özelliklerinden birisi de, bu ayın, aynı zamanda infak; açları, kederlileri, mahrumları hatırlama ayı olmasıdır.

İnfak, malın ve hattâ canın, Allâh yoluna tahsîsi mânâsına gelir.

Peki infaka hazır mıyız?

İnfak, kolay değil. Mal, canın yongası, denilmiş. Onun için verebilmek, güzel verebilmek, Rezzak'ın kendisine lutfettiğinden verdiği bilinciyle, gurura kapılmadan verebilmek için bir infak terbiyesi lazım. Bunun için de cimrilik duygusundan kurtulmak lazım.

Cimrilik terim olarak, "Harcanması gereken malı sarf etmekten kaçınmak, para ve malı çok sevdiğinden dolayı başkasına bir şey vermekten çekinmek" şeklinde tarif edilmektedir.

Cimriliğin zıttı ise, cömertliktir. Cömert kişi, istenilmeden verir ve vermekten de zevk alır.

Cimrilik, mal ve parayı biriktirip, infak etmemektir. Kur'ân’da cimrilik, Allah'ın insana verdiği mal ve parayı biriktirip, Allah'ın emrettiği şekilde infak etmemek anlamında kullanılmaktadır.

Cimrilik, imtihan ve değişik hikmetler için konulmuş olup, onunla mücadele insanın kendisini geliştirmesini sağlar.

Maldan verilen zekât ve sadaka malı eksiltmez, bereketlendirir. Çünkü sadaka, malın manevî pisliklerini temizler, onu helâl ve temiz yapar. Allah'ın rahmetinden ümidini kesmiş olan şeytan, hayırlı işlere karşı gizli/açık ümitsizlik telkin eder, yanlı ve aldatıcı fikir ve duygular saçarak, insanı cimriliğe sevk eder. Malı, fenalığa, fuhşiyata, anlamsız şeylere harcamayı teşvik eder. Allah ise, verilen sadakalarla ahirette günahları bağışlamayı, dünyada da yapılan harcamaların yerine kat kat kârlar, dünya ve ahirette ecir ve sevaplar ihsan ederek, sonsuz mutluluğu güvence altına almaktadır.

Mü'minler, cimrilik yapmaz. Kur'ân'ın çeşitli yerlerinde açıklanan mü'minlerin özelliklerinden biri de onların cimrilik etmemeleri ve harcadıkları zaman orta yolu takip etmeleridir.

Kur'ân, birçok yerde insanın bu bencil duygudan kurtulmasını ve bunun yerine cömertlik duygusunu geliştirerek, iyilikte bulunmasını, her vesile ile öğütlemektedir.

Mülkün gerçek sahibi Yüce Allah'tır.

İnsan, kıyamet gününde, yalnız Allah rızası için infak ettiklerini kendi yanında bulur. Kendisine asıl fayda verecek de odur.

Sonuç olarak şunu söylemek gerekirse: İnfak, müslümana, malını fukara hakkından arındırma fırsatını verir.

Mal arınırken, ruh da mal tutkusundan arınır ve yukarıda belirttiğimiz infak terbiyesi, bir ruh terbiyesine dönüşür.

Bu durum bilenlerce şöyle seslendiriliyor: "Tüm varlığım Allah için... Benim malım yok, benim canım yok. Her şey Allah'tan geldi, O'na dönecek. Ben onların üzerinde geçici bir mutasarrıfım. Onun tasarruf çerçevesini de O'na bakarak tayin ederim…"

Peki, Ramazan ayının şu aydınlık günlerinde, böyle bir infak anlayışına hazır mıyız?

İnsanımızın, müslüman Türk insanının, infak için adeta yarış halinde olduğunu görüyoruz. Yalnızca Türkiye’de değil, dünyanın dört bir tarafında gerektiğinde çekinmeden hayatını riske atarak yardıma koşan insanlarımızın çabalarını gururla izliyoruz .

Suriye'de Somali’de, Filistin’de, Myanmar’da, Endenozya’da ve kara kıtanın bir çok yerinde yıllardır sivil toplum kuruluşlarımız ve insanlarımız yardım için seferber olmuşlar.

Nerede bir sıkıntı varsa orada bizim insanımız.

Hayırsever Anadolu insanının ‘infak’larını ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyorlar.

Bu millet, böylesine hayırda yarıştıkça, inşaallah sırtı yere gelmeyecek ve yakın gelecekte dünya sahnesinde hakkettiği yeri alacaktır.

Bu yazı toplam 1252 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 1
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113