RAMAZAN-I ŞERİFLE GELEN SEVİNCİMİZ!

Alemlerin, bizim ve  bizden öncekilerin, Rabbi sana hamd olsun.

Mübarek bir ayın eşiğinde,

Ortalığı nur gibi aydınlatan “Bedr”in ışığında,

“Salat ve selam” da senin üzerine olsun ey “sevgili”, Ey “Nebî”.

Yaratılmışlar içerisinde “Sirac”, “Münir” ve "Beşir”, “Nezir"olan en sevgili,

Gecelerimizin Ayı ve gündüzlerimizin Güneşi,

Ey gönüllerin tabibi, gönüllerin özlem duyduğu kutlu Nebi,

Seni derinden özleyenlere de selam olsun,

Selam olsun,

Sana hasret duyan gözlerden damlayan yaşlara,

Selam olsun sana  hasret duyan yaratılmışlara.

Dilden meydana gelen hak sözlere,

Sadece Sözde kalmayıp fiile de dökülenlere.

Yeniden Ramazan ayına kavuştuk çok şükür.

 Teravihlerimizle, İftar ve sahurlarımızla buluştuk çok şükür.

Kızgın çöllerde sıcaklığın kayalıkları toz duman erittiği gibi günahlarımızın eriyeceği,

Bahardaki rahmetin, bil hassa Nisan yağmurlarının toprakları bereketlendirdiği gibi, bereket ikliminin getireceği sağanak yağmurlarına, kana kana doyabileceğimiz bir aya ulaştık çok şükür.

Bu güzel ayda sevinç ve mutluluk Müslümanlaradır.

Üzüntü ve kahır bu ayı  iyi değerlendiremeyen kıymetini bilemeyen münafıklar ve inançsızlaradır.

Müminler, bağışlanma duygusuyla, pişmanlıklar içerisinde ümitle rahmet kapısının açılmasını bekleyecek,

Münafıklar, inançsızlar ise acaba ne bulsam, hangi iftirayı atsam, hangi haberi paylaşsam, kimi kimlere taksam diye Ramazan’da zincire vurulan şeytanların boşluğunu doldurmaya çalışacaklardır.

Bereketli bir Ramazan-ı Şerif için son derece sade ve kolaylıkla yapabileceklerimizi paylaşmak istiyorum.

• Güzel bir niyetle manevi bir hazırlık yapalım.
• Allah tevbe edenleri ve temizlenenleri sever. Bizde öyle yapalım.
• Ramazan-ı Şerif’in maddi ve manevi olarak bizi rahatlatmak, bize kazandırmak için geliyor olduğuna inanalım.
• Yığınla hatamız var, tamamını ateşin odunu kül ettiği gibi yok edebileceğimizi düşünelim. Cila sürülmüş  gibi kelimei tevhidi, kuranı okuyup anlayarak dediğini uygulayarak,  emir ve nehiylere dikkat ederek parlayalım.
• Ahirette günah yükünün ağırlında bunalanlardan değil sevabın ağırlığı ile sevinenlerden olmaya çalışalım.
• Kin, Haset, Öfke, Kıskançlık gibi daha birçok Manevi hastalık sebebi olan mikroplara karşı aşımızı olalım. İnancımızı kuvvetlendirip hayırlı amelimizi ziyadeleştirelim.
• Oruç tutanlara Allah cc. özel bir “Cennet kapısı” tahsis etmiştir. Oradan girmeye hazırlık yaptığımızı  bilelim.
• Şeytanlar bağlı ancak ( gerekli telkinler Şeytana tabi olan insanlara verildi ) şeytanlaşan insanlar kol gezecek, en küçük bir tartışmada “Ben oruçluyum” diyerek uzak duralım.
• Müslümanlar olaraka armutun sapı, üzümün çöpü dedik bir birimizi çok öğüttük, gücümüzü zayıflattık. Düşmanlarımız bundan istifade edip, Ramazan ayını bile boş geçmeden saldırdı bize. Oysa ilahi bir ikaz almıştık “birbirinize düşmeyin, sonra zayıflarsınız ve rüzgârınız gider” diye. ( Zararın neresinden dönülürse kârdır. Azap gelmeden dönüş yapalım.)
• Paylaşalım, yardımlaşalım, iftar ettirelim, gönüller alalım, tebessüm edelim, bir birimizin derdiyle dertlenip kardeşlik hukukumuzu güçlendirelim.
• Dünyayı güzellikler saracaksa eğer buna en çok inananlar olarak biz omuz vermemiz gerekiyor, Allah rasûlünün  taşlandığı  zaman bile “Kavmim  bilmiyorlar” dediğini  unutmayalım, umudumuzu kaybetmeyelim.
• Orucumuz için ne yaparsam bozulur endişesini taşıdığımız gibi, insanlığımız ve müslümanlığımız ne yaparsak bozulur, onun da endişesini taşımaya gayret edelim.
• En güzel miras ne ise çocuklara onu bırakalım. Ya‘kub a.s gibi onu vasiyet edelim.
• İslamı iyi öğrenip bize emanet edilen gençler  ve çocuklara güzel ahlak sahibi olmuş olarak onu  bırakalım.

Cuma bayramımızdan sonra bir aylık  “Ramazan ayı eğitimi”miz başlıyor başarılar diliyorum…

Selam ve Dua ile…