• BIST 9652
  • Altın 2960.569
  • Dolar 34.6806
  • Euro 36.7281
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 4 °C

Öğrenciler, THK?nın Yolunacak Kazları mı?

Öğrenciler, THK?nın Yolunacak Kazları mı?
Okullarda Türk Hava Kurumu adına öğrencilerden zekat-fitre adı altında para toplanmasına Eğitim Bir Sen tepki gösterdi. İstanbul 4 No?lu Şube Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri İlahiyatçı Tuncay ORUÇ?un çarpıcı tespitlerini içeren yazısını dikkatinize sunuy


İlköğretim üçüncü sınıf öğrencisi, sekiz yaşında. Okulundan eline tutuşturulmuş, üzerinde ‘THK (Türk Hava Kurumu) Zekât ve Fitre Zarfı’  yazılı bir zarf. Zarfın içine anne ve babasından habersiz, On Türk Lirası’nı koymuş okula götürüyor. Yani sekiz yaşında bir öğrenci fitre ve zekât veriyor. Burada ne tuhaflık var diyenleri işitir gibiyim. Bana çok tuhaf hatta çok yanlış geldi. Tabi soracaksınız neresi yanlış?
 Cevap: Tamamı yanlış…
Hani darbı mesel var. Deveye sormuşlar boynun niye eğri? Cevap vermiş: Nerem doğru ki? Bu işin de hiçbir tarafı doğru değil.
 
Açıklayalım Efendim:
Zekât; İslam Dini’nin mal ile yapılan farz bir ibadetidir. Normal ibadetlerden farklı olarak şarta bağlıdır. O şart da zengin olmaktır. Zekâtı kimler, ne zaman, kimlere ne kadar verir? Bu soruları cevap verelim. Zekâtı kimler verir? Müslüman, mükellef (akıllı ve ergenlik çağına girmiş),zengin (Zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilen fazladan seksen bir gr altın veya buna eşdeğer paraya çevrilebilen servet sahibi) olan kimseler fazlalık servetlerinden verir. Kimlere verilir? Kur’an-ı Kerim’de Tevbe suresi 60.ayette belirtilen kişilere verilir. Bu kişilerin ortak özelliği ihtiyaç sahibi olan yani kendi ve bakmakla sorumlu oldukları kişilerin ihtiyaçlarını karşılayamayan kişilere verilir. Ne zaman verilir? Sahip olunan fazlalık servetin üzerinden tam bir yıl geçmiş olmalıdır. Miktarı ne kadardır? Altın, gümüş ve para cinsinden kırkta bir
Fitre; İslam Dini’nde mal ile yapılan vacip bir ibadettir. Kendi zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabilen Müslüman mükellef bir kişinin bir günlük yiyecek miktarı kadar parasal bir
Değeri zekât verilebilecek kişilere vermesidir. Fitre yılda bir defa ramazan ayında verilir.
Zekât ve Fitrenin şartlarını belirttik. Bu şartlara göre Türk Hava Kurumu yetkilileri niçin böyle bir zarf dağıtarak zekât ve fitre toplayamazlar. Bu hem dinen hem de yasal olarak mümkün değildir.
İşte sebepleri:
 
1-Zekât ve fitre İslam Dini’nin mali ibadetleridir, kimlerin vereceği bellidir, ilköğretim öğrencileri zekât ve fitre vermek zorunda değildir.
 
2-Zekât ve fitrenin verilme zamanı bellidir. Ekim ayının ilk haftası fitre verme zamanı değildir, zekâtın zamanını ancak verecek kişiler bilebilir. THK yetkilileri bilemezler.
 
3-Zekât ve fitrenin verileceği yer bellidir. Verecek kişi akrabalarını ve komşularını tercih ederek ihtiyaç sahibi kişilere verirler. Evet, Zekât ve fitre sadece ihtiyaç sahibi kişilere verilir. Kurumlara, kuruluşlara, vakıflara derneklere hatta camilere bile zekât ve fitre verilmez. Yardım edilir. Yardımın belli bir zamanı, miktarı, verileceği yer konusunda şartı yoktur. Hâlbuki zekât ve fitrenin şartları vardır.
 
4-Üzerine zekât ve fitre yazılı zarfın ortasında “Bağış Miktarı” ifadesi yazmak ya bilgisizliğin bir sonucu ya da aldatmacadır. Çünkü belirttiğimiz gibi bağış, yardım etmektir. Bağışın hiçbir şartı yoktur, dileyen dilediği yere dileği kadar, dilediği şeyi bağışlayabilir. Zekât ve fitrenin şartları vardır.
 
5-Hiç kimse, zekât ve fitre verirken veya yardım ederken bunu açıklamak zorunda değildir. Zarfın üzerinde ne kadar bağış yapıldığı miktar sorulmuş, kişinin adı soyadı iletişim bilgileri istenmiştir. Hiç kimse bağış yapacağı yere, fitre ve zekât vereceği kişiye bu özel bilgilerini vermek zorunda değildir. Zarftaki durum kişiye psikolojik baskı hissi veriyor.
 
6-Türkiye Cumhuriyeti anayasasında ve yasalarında, hiçbir kuruma zekât ve fitre toplama hakkı verilmemiştir. THK yetkilileri yasal yetkileri olmayan bir işlemi, yasadışı olarak yapmışlardır. Mutlaka adli ve idari sorumlular yasal işlem başlatmalıdırlar.
 
7-THK’nın yasadışı bir yöntemle topladığı paraları başka kurumlara da paylaştırarak meşruiyet oluşturamaz.
 
8-Dini konularda yetkili resmi devlet kurumu olan ‘Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu durumdan habersiz olması, hatta haberi var olup da sessiz kalması gerçekten üzüntü verici bir durumdur. Diyanet işleri başkanlığı’na bağlı bir kurum olan ‘Türkiye Diyanet Vakfı’nın İslam Dini’nin ibadet kurallarına ve mevcut yasalara aykırı olarak toplanan bu paradan pay almış olması (%3) daha üzüntü verici bir durum olmaktan öte garabettir. Türkiye Diyanet Vakfı hemen bununla ilgili bir açıklama yapmalı ve bu işlemin yanlışlığı ortaya konulmalıdır.
 
9-THK yetkilileri yıllardır yasalara uymayan işlemi yapıyorlar, üstelik topladıkları paraların miktarını ve nereye kullandıklarını açıklamıyorlar. Yani para topladıkları insanları sadece para toplanacak kişiler olarak görüyor. Toplanan paraların akıbeti konusunda hiçbir zaman açıklama yapmıyorlar. Bu da ayrı bir usulsüzlüktür. Üstüne THK ile paralar Cannes Fil Festivalinde yendi türünden haberleri hatırlatıp üzüntüyü derinleştirmeyeyim.
Özetle maddeler halinde sunmaya çalıştım. THK yetkililerinin zekât ve fitre toplamaya yasal olarak yetkileri ve hakları yoktur. İslam Dini’nin mali ibadeti olan zekât ve fitre toplamak, THK yetkililerinin hiçbir zaman yetkisi ve hakkı olamaz. Bu bir istismar ve gasptır. Hele bu İlköğretim öğrencisine yapılırsa adını ne koyarsınız, bunu bilemiyorum. Böyle bir işlemin Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumlarda yapılmış olması da üzüntü vericidir. Bu çocuklar MEB aracılığı ile bütün hakları devletin koruması altında olması gerekmiyor mu?
Milli Eğitim Bakanlığı’nın hiç gecikmeden gereğini yapması gerektiğini düşünüyorum. Bu öğrenciler büyüdüklerinde yasadışı ve haksız olarak kendilerinden para toplandığını fark ettiklerinde, kendilerini kandırılmış hissedeceklerdir. Böyle bir hissiyatın önüne şimdiden geçilmelidir. Öğrencilerimiz okullarında doğruluğu, dürüstlüğü, hakka riayet etmeyi öğrenmek ve uygulamak için okula gidiyorlar. Eti senin, kemiği benim, derisi ve zekât-fitre süsü verilmiş dayatmacı soygunu THK’nın olan garabeti geride bırakmış olmamış lazım diyor. Bakanlık yetkililerini göreve davet ediyorum. Lütfen bu çarpıklığa bir son veriniz.
                                                    
Tuncay ORUÇ
Eğitim-Bir-Sen İstanbul 4 Nolu Şube
Eğitim ve Sosyal İşler Sekreteri

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113