Cemil Meriç; “Her yüzyılda birkaç kişi düşünür, geri kalanlarda onların düşündüğünü düşünür” demişti.
Bazen karanlık bir odadaki, siyah tahtaya yazılmış, siyah yazıları okumak gerekir.
Korona hayatımıza girdi gireli maalesef morallerimiz bozuk, yüzlerimiz asık. Nasıl olmaz ki?
Eskiden hava almak için dışarı çıkarken şimdi hava almak için eve gidiyoruz. Evden önce maskemizi çıkartamıyoruz.
Başta söyleyeyim kaynamasın; ben bu korona virüsü illetinin laboratuarda biyolojik silah olarak üretildiğini düşünüyorum. Bir sürü komplo teorisini burada konuşabiliriz ama neden kısmından çok sonuç kısmına odaklanmak istiyorum.
İnşAllah pandemi ile mücadelede, Mayıs ayı sonuna kadar aşılama nüfusun yarısına gelirse bundan sonra havanın ısınması, pencerelerin açılması ve insanların kapalı mekânlar yerine açık havaya çıkması ile birlikte yokuş aşağı daha hızlı yol alacağımızı düşünüyorum.
Ben naçizane kısa vadede bir tavsiyede bulunacağım.
Özellikle bütün gün maske takmaktan kaynaklanan oksijen yetersizliği büyük bir tehlike…
Çok ciddi bir yorgunluk, vücut kapasitesinde düşme, yaygın kas ağrıları, uyku problemleri hep oksijensiz kalmaktan ötürü….
Aslında doğrusu hastaların ya da şüphelilerin maske takması ancak kurallara uyma noktasında sıkıntımız olduğu için hepimiz maske takıyoruz.
Doğanın kendini temizleme yöntemi olan ‘ozon’u Güney Kutbu üzerindeki ozon katmanında oluşan delik sayesinde öğrendik.
Ozon uygulaması, İkinci Dünya Savaşı sırasında Alman savaş pilotlarına zindelik kazandırmak için uygulandı.
Alman kimyacı Christian Friedrich Schönbein (1799-1868) tarafından 1840 yılında keşfedilmiştir. Hala Almanya’da ‘kan yıkama’ yöntemi olarak ta bilinip ve uygulanıyor.
Kişinin kendi kanını alıp, ozon gazından geçirip, ozonlanmış olan kanı tekrar kişinin vücuduna enjekte edip etki görmesi ile yapılan bir tedavi yöntemidir.
Buradaki ozon gazı vücutta hücre yenilenmesi, dokuların kanlanması, hasarlanmış hücrelerin vücut tarafından vücuttan elimine edilip, yeni hücrelerin oluşmasına kadar birçok hücre yenilenmesi ile gençleşmede tüm dünyada kullanılan bir tedavi yöntemidir.
Eğer, maddi durumunuz müsaitse bu kanı ozonla yıkama yöntemini özellikle bu pandemi sürecinde şiddetle tavsiye ediyorum.
Peki, Ozon Terapi Vücudu Nasıl Etkiler?
- Beyaz kan hücrelerinin (savunma hücrelerinin) oluşumunu artırır.
- Bağışıklık sistemini güçlendirerek enfeksiyonlara karşı direnci artırır.
- Alyuvarların (kanda oksijen taşıyan kırmızı hücreler) elastikiyetini artırarak kılcal damarlardan geçişini hızlandırır.
- Kanın dokulara oksijen bırakma yeteneğini artırarak organların oksijenlenmesini artırır.
- Hücre içi solunumunu (hücrenin fonksiyonu görebilmesi için gerekli enerji kaynağını elde etmesi) hızlandırır.
- Detoks etkisi ile vücuttaki kimyasal maddelerin( ağır metal vb…) temizlenmesine yardımcı olur.
- Vücuttaki doğal ağrı kesicilerin açığa çıkmasını sağlayarak ağrı kesici özellik gösterir.
- Kanın kıvamını azaltır, akışkanlığını sağlar, böylelikle damar duvarındaki plakların yumuşamasını ve küçük kan damarlarındaki tıkaçların çözülmesini sağlayarak dolaşımı düzenler.
Sağlıcakla kalın…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.