• BIST 9289.89
  • Altın 2940.718
  • Dolar 34.4659
  • Euro 36.3751
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 17 °C

MOBBİNG

Melahat Canbaz

Mobbing; Mevcut gücün ya da pozisyonun kötüye kullanılarak; sistematik olarak psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, aşağılama, tehdit vb. şekillerde tecelli eden duygusal bir saldırıdır. Kişinin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlayıp; işverenin ima ve alay ile karşısındakinin toplumsal itibarını düşürmeyi de içeren saldırgan bir ortam yaratarak onu işten çıkmaya, istifaya zorlamasıdır. Yaş, cinsiyet, ırk ayrımı olmaksızın kişiyi iş yaşamından dışlamak amacı ile kasıtlı yapılır. Mobbing uygulayan kişiye ‘’tacizci’’, mobbinge maruz kalan kişiye ise ‘’mağdur’’ denir.(Alıntı)

 

     Mobbinge maruz kalan kişiler gördükleri zararın büyüklüğü ve etkisiyle, işlerini yapamaz duruma gelmektedirler. Hangi iş yerlerinde ve hangi kişilerin mobbinge maruz kaldığına bakıldığında araştırmalara göre kar amacı gütmeyen kuruluşlar, öncelikle sağlık ve eğitim sektöründe yaygın olduğu ve özellikle de üniversitelerde bunun çok daha sıklıkla yaşandığı görülmektedir.(Alıntı)

    Genellikle mobbinge maruz kalanlar bayanlardır. Bunun aslında bir çok sosyal sebebi vardır. Yönetimin başında olan kişilerin çoğunun erkek olması, ataerkil bir toplumdan gelmemiz, bayanlara mobbing uygulamanın daha kolay olması, erkek astlarına göz dağı vermek vs. En önemlisi de kişinin egosunu tatmin yöntemi olarak kullanmasıdır. Mobbing sadece bayanlara değil erkeklere de uygulanmaktadır.   

      Yönetici, kendinden yetenekli ve geleceğini parlak gördüğü kişilerin önünü kesme politikası olarak mobbingi kullanır. Yazımın can alıcı mesajı, liyakatli insanları yok etmek için mobbingin sık sık tercih edilmesidir. Liyakat; kişinin yaptığı iş ile ilgili ehliyet sahibi olmasıdır. Biz buna ‘’koltuğu doldurmak’’ deyimiyle sık sık dile getiririz. Liyakatsiz insanları yaptıkları yalakalık ölçüsünde koltuk sahibi yapmak artık günümüzün en büyük modası oldu. Bu insanlar koltuğa oturunca liderlik vasfının olmamasından, yönetim alanında bir şey bilmesinden  kaynaklı, baskıyla kendini saydırma politikası içine girmektedirler. Hal böyle olunca işiyle ilgili ehliyeti olmayan kişinin astlarında gördüğü kendinde olmayan yetenekleri kıskanması kadar doğal bir şey yoktur.

Kısacası en tepede olmasından dolayı kişilere mobbing uygulamayı kendinde hak görmesine sebep olmaktadır. Pozisyonunu kötüye kullanarak sistematik olarak baskı, şiddet, kuşatma, taciz, aşağılama, tehdit şekilleriyle duygusal bir saldırı gerçekleştirmektedir.

        Aslına bakacak olursak mobbing uygulayan insan korkak, aciz, kompleksli, ezik, zavallı bir insandır. Ezikliğinden kaynaklı kompleksini astlarına mobbing uygulayarak tamir etme çabasındadır.  Aslında psikolojik bozukluğu vardır. Birine taktı mı gece gündüz onunla uğraşır. Ufak şeylerle uğraşırlar. Zafer kazanmış gibi böbürlenirler. Duygularıyla mantığını küçük beyinleri ayıramaz. Başkalarının etkisinde kalırlar. Kimin atı geldiyse ona binerler. Yönlendirilmeye yüzde yüz meyilli insanlardır. Astlarını jurnalciliğe sürüklerler. Kendisi hakkında söylenenleri sıcağı sıcağına duymak isterler. Kendinin ast olduğu konumlarda el pençe divan durmayı marifetmiş gibi algılarlar böyle davranmaktan büyük bir haz duyarlar. Korkaktırlar. Düşüncelerini düzenleme yetisi yoktur.  Çalışanlarının kendisine köle olmasını beklerler. Eleştiriye kapalıdırlar.

    Bütün bunların sonucunda; zavallı diye tabir edebileceğimiz insanların bulundukları konumu kötüye kullanarak nice yeteneklerin heba olmasına bu insanları tükenmişlik sendromu içine sokarak üretkenliklerinin düşmesine hatta mobbinge çok dayanamayarak istifalarına sebep olmaktadırlar. Burada da en büyük zararı ülkemiz görmektedir. Tüm bu gerçeklerden dolayı liyakatsiz insanlara referans olmak çok büyük bir vebaldir. Belli bir kesimde karar mercii konumunda olan insanların yönetim alanında eğitimli, araştırmacı insanları seven her şeyden önce bireysel değil toplumcu düşünen ehliyet sahibi lider  insanlar olmasına dikkat edilmelidir. Ülkemiz insanlarına bu duyarlılık kazandırılmalıdır.

 

                                                                                                                                                     

Bu yazı toplam 3056 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113