İhtiyacı gidermek için yapılan bütün eylem sonuca ulaşır. Eğer kurs açmak için kurs açılırsa birkaç gün sonra öğrenci de bulunamaz öğretmen de. Adet yerini bulsun diye yapılan hiçbir faaliyet gerçek amacına ulaşamaz.
Bakanlık emrediyor diye yapılan kurslar bu nedenle kaliteli olmaz. Meseleye yaklaşanlar gerçekçi değerlendirmeler yapmak zorundadırlar. Öğrencinin kurs ihtiyacı karşılanırken öğretmenin de bu emek karşılığında bir ücret alması gerekir. Nitekim Bakanlığımız öğretmenlerin kurs ücretlerini iyileştirdi. Ders ücreti 20 TL’ye çıkarıldı.
Okul kurslarının kalitesinin artmasında birinci derecede sorumluluk okul idarecilerinindir.
Okul müdürünün meseleye yaklaşımı bir ibadet aşkıyla olmalıdır. Yaptığı işten haz almalı ve yaptığı işin hayrını düşünmelidir. “Ben çocuğa faydalı olursam, çocuk daha iyi bir kişi oluyorsa, o çocuğun başarısında katkım oluyorsa, ben bahtiyarımdır.” demelidir. Bu nedenle kendisine teslim edilen eğitim kurumundaki öğretmeninden öğrencisine, müdür yardımcısından velisine kadar herkes için gece gündüz çalışmalı ve başarının artması için kafa yormalıdır. Yorulmak, terlemek, sürekli okulu için koşturmak kurslar, dersler, öğrenciler birinci meselesi olmalıdır. Eğer okul müdürünün kafasında bitmeyen meseleler varsa orada eğitimin başarısından söz etmek mümkün değildir.
Okul müdürü kendini okulu için seferber etmelidir. Müşahede ettiğimiz okullarda çeşitli farklar görmemizin nedeni okul müdürünün kurslara sahip çıkmayışından kaynaklanmaktadır. Bazı okullarda kursların başarılı devam ettiğini görürken diğer okullarda bu başarının olmadığını görmekteyiz. Çünkü kendisine emanet edilmiş olan okulda yapılacak kursların faydasını düşünmeyen okul müdürü sürekli itiraz yollu değerlendirmelerle tembelliğe yol açmaktadır. Bu nedenle öğretmenlerini motive etmemekte ve öğrencilerini kurslara yönlendirmemektedir.
Öğretmenlerin kurslardaki rolü ise daha farklıdır. Öğretmen sınav sistemine göre öğrencisini hazırlamalı, konu testleri, deneme sınavları yapmalı ve bu yönde okul idaresiyle ortak çalışmalıdır. Eğitim sistemi ile sınav sistemi arasında bir paralellik yoksa eğitim sistemi başarısızdır. Merkezî sınavlarının nasıl yapıldığını bilmeyenimiz yoktur. Ya merkezî sınavlar değişmeli eğer değişmiyorsa eğitim sistemi sınav sistemine kendini uydurmalıdır.
Bir memleketin eğitim ordusu ve eğitim yapacağı mekânları varken dershanelerin ortaya çıkarak ikinci bir okul görevi görürken ve bunu da ücretli yapması eğitim sisteminin çok büyük bir ayıbıdır. Bu ayıbın kaldırılmasında en birinci görev okullardaki eğitim ihtiyacının giderilmesidir. Bu arz talep meselesi olarak önümüzde durmakta ve bunu giderecek bütün formüller üzerinde hassasiyetle çalışılmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.