Yozgat Bozok Üniversitesi (YOBÜ) öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Böyükata’nın başlattığı ve farklı branşlardan akademisyenlerin gönüllü olarak destek verdiği “Köyde Okuma Etkinlikleri” programının 80’incisi, 10 Şubat 2025 Pazartesi günü Kastamonu’nun Kurucaören Köyü’nde düzenlendi.
Prof. Dr. Mustafa Böyükata’nın yanı sıra YOBÜ’den Prof. Dr. Hamdi Temel, Kastamonu Üniversitesi’nden Prof. Dr. Fatma Kandemirli, Doç. Dr. Can Doğan Vurdu ve Doç. Dr. Mehmet Malik Bankır’ın da yer aldığı etkinlik, öğrenciler ve okulun öğretmenleri için unutulmaz bir hatıraya dönüştü.
Kurucaören Ortaokulu Müdürü Dilek Turan Ünlü’nün daveti üzerine gidilen okulda, "Kurucaören’den de Aziz Sancar çıkabilir", "Ben de yaparım", "Mini Bilim Söyleşileri", "Okulda ve Çevrede Proje Çalışmaları" başlıkları altında bilim iletişimi açısından faydalı, ufuk açıcı, özgüven artırıcı ve kariyer yolculuğu bakımından yol gösterici bilgiler paylaşıldı.
BİLİME ÖZENDİRİLDİ
Okulun bütün sınıflarına ayrı ayrı ziyarette bulunan ve öğrenci düzeylerine uygun bir anlatımla gerçekleştirdiği söyleşilerinde, öncü işler yapmış bilim insanlarından örnekler veren Prof. Dr. Mustafa Böyükata, her köyde geleceğin “Aziz Sancarlarının” saklı olduğuna dair düşüncesini aşılamaya çalıştı. Özgüven artırıcı ve güdüleyici anlatımları arasında çocukların meraklarını tahrik ederek sorularına cevap verdi. Çocukların hayallerini ifade etmelerini istedi ve yol gösterici önerilerde bulundu. Onların her birinin ilgi duydukları alanlarda bilimsel çalışmalar yapabileceğini vurguladı.
ORGANİK HAYATA DİKKAT ÇEKİLDİ
Okulda 8. ve 7. sınıf öğrencileriyle bir araya gelen Prof. Dr. Hamdi Temel, köyde yaşamanın sağlık açısından çok önemli olduğundan bahsetti. Çocukların çok şanslı olduklarını, her şeyin doğal olanını tüketebildiklerini ve doğal besinleri yediklerini söyleyerek organik hayatın çok önemli olduğunu ve sağlıklı olmanın ileride çok faydasının olacağını belirtti. Eğer kaynak suları varsa, bunun taze su olduğu için çok şifalı olabileceğinin altını çizdi. Pet şişelerde hapsedilmiş suların içilmesinin olumsuz yanlarından söz etti ve sağlıklı bir vücuda sahip olmanın önemine değindi.
DÜŞÜNCELER DEĞİŞİYOR
Etkinlikte yer almaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Prof. Dr. Fatma Kandemirli, “Aslında gitmiş olduğumuz köy okulu, düşüncelerimi tamamen değiştirdi. Pırıl pırıl öğrenciler ve sevgi dolu öğrencilerinin belirli noktalara gelmesi için canla başla çalışan öğretmenlerimizin arasına karıştık. Sınıfların kalabalık olmaması, öğretmenlerimizin öğrencilerle yakından ilgilenmeleri ve öğrencilerimizin sorulara verdikleri mantıklı cevaplar beni çok duygulandırdı. Öğrencilerimize böylesi ziyaretlerle verilen desteklerle onların ileride pırıl pırıl ve ülkesine faydalı gençler olacağından hiçbir şüphem yok” dedi ve bu yolda Prof. Dr. Mustafa Böyükata’nın yapmış olduğu çalışmalar ve desteklerin kendilerini çok gururlandırdığını ifade edip böyle bir çalışmaya davet edilmiş olmaktan ötürü teşekkür etti.
ÖZGÜVEN VURGULANDI
Okulda 7. ve 8. sınıf öğrencileriyle sohbetinde nano teknolojiden, basınçtan, atomdan bahsedip fen ve diğer dersleri çalışırken sorular sormanın önemine vurgu yapan ve birlikte çalışmanın önemine değinen Doç. Dr. Can Doğan Vurdu, “Özverili okul yönetiminin ve öğretmenlerinin bulunduğu şirin bir okulda, bilim öğrenmeye hevesli öğrencilerle bilime dair söyleşide bulunduk. Güzel bir buluşmaydı.” dedi ve her konuşmasında kendine güvenmenin başarının anahtarı olduğunun altını çizerek öğrencilere önerilerde bulundu.
DİLBİLİMİNE DİKKAT ÇEKİLDİ
Davet edilmiş olmaktan ve kendisinin de yer alması yönündeki nazik ve ince düşünceli anlayıştan ötürü teşekkür eden Doç. Dr. Mehmet Malik Bankır, uzmanlık alanına ilişkin bilgileri ele aldığı söyleşisinde 5. ve 6. sınıf öğrencilerine merak uyandırıcı bilgiler aktardı. “Diller nasıl ortaya çıktı? Dil sadece insanlara mahsus mudur? Çoğu bilim dalı semboller kullanır, dilin sembolleri nelerdir? İnsanlar nasıl ve neyle düşünür? Dil ve düşünce ilişkisi nedir?” soruları etrafında küçük tartışmalar açtı.
ÖĞRETMENLER MEMNUN KALDILAR
Okulun öğretmenleriyle de sohbet eden akademisyenler, izlenimlerini ve deneyimlerini paylaştılar. Prof. Dr. Mustafa Böyükata, bu tür okulların birer butik okul olduğunu ve bunları niçin “köy koleji” olarak nitelendirdiğini izah etti. Mesleki tatmin açısından köy okullarının son derece harika yönleri olduğuna değindi. Öğretmenlerin sorularına da cevaplar arandı.
Çocukların kendilerine ve okula hediye edilen kitapları çok beğendikleri, öğretmenlerin ise çok memnun kaldıkları bir program olduğu ifade edildi. Hem çocukların hem de öğretmenlerin mutlu olduğu bir ziyaret olduğunu belirten Okul Müdürü Dilek Turan Ünlü, akademisyenlere teşekkür etti.
Haber: Bülent Ertekin
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.