Evet, ez geç yiğidim ez geç!
Çünkü Hak da, halk da seninle.
Artık ‘pısırık’, korkak ve ürkek bir Türkiye yok.
İçerideki ve dışarıdaki ‘hainlere’ haddini bildirecek;
Barış zamanı ‘dostluğunu’...
İhanet zamanı ‘gücünü’ gösterecek bir Türkiye var.
Neymiş? Afrin’e girmemeliymişiz...
E hadi madem girdiniz, kısa tutun o zaman.
Allah Allah!
Siz kimsiniz yahu? Ve dahi...
Fersah fersah ötelerden niye geldiniz,
O kirli amacınız ne?
Sırf haritada bir tek ‘İsrail’ kalsın diye!
İslam coğrafyasını kana buladınız...
Yer mi? Yemez!
İnsanlık karşıtı her türlü ‘Siyonizm’ ve ‘Haçlı’ oyunları;
bu harekatla son bulacak inşaallah.
Zor olacak elbet barışı korumak...
Bölge halklarını refaha erdirmek.
Ancak asırlara;adaletle, merhametle damgasını vuran...
Şanlı bir ecdat’ın torunlarıyız!
Bunu da başarmalıyız...
Allah’ın inayetiyle başaracağız da!
Dış düşmanlar belli...
Belli de, hâlâ bunlara ‘uşaklık ve tetikçilik’ yapanlar,
sözüm ona ‘dalını’ unutup:
sofrasındaki ‘zeytini’ hesap edenler...
Siz ne biçim yaratıklarsınız?
Tüm dünyada ‘Müslümanlar’ zulüm görürken sustunuz...
Biz ülkemizin ve insanlığın geleceği için ayağa kalkınca:
sizler de cibiliyetiniz gereği, alçakça karşı atağa kalktınız!
Bilin ve öğrenin artık...
Ortada gerçek bir savaş var!
Ve bu savaş basit ve adi ‘siyasi’ emellere alet edilemez.
Gün: Birlik, dirlik ve beraberlik günüdür.
Gün:Barışın, kardeşliğin, insanlığın ilelebet yaşaması için;
gerekirse ölme günüdür!
Gün:Türkiye Cumhuriyetinin başkomutanına,
ordusuna destek verme günüdür.
Gün: Burnumuzun dibine kadar gelen:
ABD, RUSYA vb.devletlere, taşeronlarına...
“Sizin burada ne işiniz var? ” diye haykırma günüdür!
Gün:Benim ülkemin alî menfaatleri...
Bölgenin huzuru ve güveni için,
“Sizi ezer geçeriz !” kararlılığını gösterme günüdür.
Evet, ey ‘Başkomutan’ ve...
Ey şanlı Türk ordusu: Dik dur, eğilme...
Kaderin üstünde bir kader vardır!
Harici ve dahili bedhahları ez ve geç!