Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 47. yıl dönümü dolayısıyla gittiği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki açıklamalarıyla uluslararası medyada gündem oldu.
Erdoğan burada yaptığı açıklamada, "Kıbrıs'ta iki devletli çözümden başka bir çözüm kalmamıştır. Kıbrıs Türk halkının kanıyla, canıyla, şehitlerinin fedakarlığıyla kurduğu devletten vazgeçmesini istiyorlar. 10 yıllardır değişmeyen, kısa sürede de değişmesi beklenmeyen bu nobran tavrın artık hiçbir hükmü kalmamıştır. Bizden kimse artık bundan sonra geriye dönüş beklemesin. Geçersizliği kanıtlanmış modeller üzerine harcayacak bir 50 yılımız daha yoktur" derken, Maraş'ın yüzde 3.5'inin askeri bölge statüsünden çıkarılacağı da şu sözlerle duyurdu:
"Atılan adımlarla Maraş'ta yeni mağduriyetler oluşturulmayacak, bilakis mevcut mağduriyetler giderilecektir. Bizim kimsenin toprağında, hakkında, mülkünde gözümüz yoktur. Kimse de bizim ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hakkına el uzatamaz. Cumhurbaşkanı Sayın Tatar'ın bizlerle paylaştığı kararla Maraş'ta hayat yeniden başlayacaktır. Mülkiyet haklarına riayet edilerek yürütülen bu çalışmalar ışığında artık Maraş'ta herkesin yararına olacak yeni bir dönemin kapıları açılacaktır. Açılımın öncelikle Kapalı Maraş'ın yüzde 3 buçuğuna tekabül eden pilot bölgede başlayacak olması Kıbrıs Türk makamlarının bu konuya ne kadar hassas yaklaştığını ortaya koyuyor."
ABD RAHATSIZ OLMUŞ DURUMDA
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "BM kararlarıyla tutarsız, kabul edilemez ve geçmişteki çözüm müzakerelerini sürdürme taahhütleriyle bağdaşmayan Maraş'ın bazı bölümlerinin Kıbrıslı Türklerin kontrol altına alması kararını kınıyoruz. Bu kararın ve Ekim 2020'den bu yana atılan adımların geri alınmasını talep ediyoruz" dedi.
https://twitter.com/SecBlinken/status/1417654156362452995
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price ise "Maraş'ın belli kısımlarının kontrolünü Kıbrıs Türk'e devretme çabaları kışkırtıcı ve kabul edilemez. Güçlü bir BM Güvenlik Konseyi yanıtı için müttefiklerle çalışıyoruz. Kıbrıs'ın iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon olarak yeniden birleşmesini destekliyoruz" dedi.
https://twitter.com/StateDeptSpox/status/1417654452111167492
Ned Price'nın paylaştığı ve Blinken tarafından yapılan yazılı açıklamanın tamamı ise şu şekilde:
"Amerika Birleşik Devletleri, Kıbrıslı Türklerin lideri Ersin Tatar'ın ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Maraş'ın bazı bölümlerinin Kıbrıslı Türklerin kontrolüne devredilmesine ilişkin bugün yaptığı açıklamayı kınamaktadır. Bu girişim, Maraş'ın Birleşmiş Milletler tarafından idare edilmesi hususunda kesin çağrıda bulunulan 550 ve 789 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararlarıyla açıkça bağdaşmamaktadır. Kıbrıslı Türklerin, Türkiye'nin desteğiyle, Maraş sahil şeridinin açılmasını duyurduğu ve bu kararı uygulamaya yönelik adımlar atmaya başladığı Ekim 2020'den bu yana, Kıbrıslı Türkler ve Türkiye, uluslararası toplumun ve BM Güvenlik Konseyi'nin Maraş'la ilgili olarak attıkları tek taraflı adımlardan vazgeçmeye yönelik çağrılarını görmezden gelmiştir. Amerika Birleşik Devletleri, Kıbrıslı Türklerin, Türkiye'nin desteğiyle Maraş'taki girişimlerini provokatif ve kabul edilemez olarak görmekte ve uzlaşmaya yönelik görüşmelerde yapıcı olarak yer almak için geçmişte bulunduğu taahhütlerle bağdaşmaz olarak değerlendirmektedir. Kıbrıslı Türkleri ve Türkiye'yi, bugün açıklanan kararlarından ve Ekim 2020'den bu yana atılan adımlardan geri dönmeye ısrarla davet ediyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, endişe verici bu durumu BM Güvenlik Konseyi'ne sevk etmek için kendisiyle aynı düşüncede olan ortaklarla birlikte çalışmaktadır ve bu konuda güçlü bir karşılık verilmesi hususunda ısrar edecektir. Adada gerilimi artıran ve BM Güvenlik Konseyi kararları gereği Kıbrıs’ta uzlaşmaya yönelik görüşmeleri yeniden başlatma çabalarını engelleyen tek taraflı provokatif eylemlerden kaçınmanın taşıdığı önemin altını çiziyoruz. Ada'nın, tüm Kıbrıslıların ve bölge genelinin yararına olacak şekilde iki bölgeli, iki toplumlu bir federasyon olarak yeniden birleştirilmesi için Kıbrıs'ın öncülüğünde gerçekleştirilecek kapsamlı bir uzlaşmayı destekliyoruz."
PEŞ PEŞE AÇIKLAMALAR
ABD'nin yanı sıra, Yunanistan, İngiltere, İsrail, Fransa, Avrupa Birliği ve Rum Kesimi de konu ile alakalı açıklamalar yaptı.
İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lior Haiat, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "İsrail, Maraş'ın statüsüyle ilgili Türkiye'nin son dönemdeki tek taraflı eylemlerini ve açıklamalarını derin bir endişeyle takip ediyor. İsrail, Kıbrıs'a (Rum Yönetimi) tam desteğini ve dayanışmasını yineliyor" ifadelerini kullandı.
Haiat, İsrail Dışişleri Bakanı Yair Lapid'in de Kıbrıs Rum Yönetimi Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulides'e konuyla ilgili olarak ülkesinin desteğini doğrudan ilettiğini belirtti.
https://twitter.com/LiorHaiat/status/1417572732427022338
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Kuzey Kıbrıs'ın Maraş kararının ardından Güney Kıbrıs'a destek açıklamasında bulundu: "Paris, Türkiye'nin terk edilmiş Kıbrıs'ın Maraş kentini yeniden açma ilanını kınıyor. BM'de konuyu gündeme getireceğiz."
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi daimi üyesi İngiltere, konunun acil olarak diğer konsey üyeleriyle birlikte tartışılması gerektiğini belirtirken, durumun endişe verici olduğunu söyledi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "İngiltere, tüm taraflara Kıbrıs anlaşması uyarınca adadaki tansiyonu yükseltecek herhangi bir adım atmamaları çağrısı yapıyor" denildi. İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Birleşik Krallık, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Maraş'ın kapalı alanının yüzde 3,4'ünü oluşturan bir bölgenin yeniden açılması ve yeniden yerleşimine ilişkin yaptığı açıklamaları için derin endişe duymaktadır" ifadesi yer aldı.
https://twitter.com/DominicRaab/status/1417544458678280196
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de Erdoğan ile Ersin Tatar'ın açıklamalarının Kıbrıs'ın statüsünü değiştirmeye yönelik tek taraflı kararlar olduğunu öne sürdü. Adada tansiyonun yükselmesi riski bulunduğunu öne süren Borrell, bu durumun kabul edilemez olduğunu belirtti. Borrell, AB'nin uluslararası hukuka aykırı, tek taraflı eylemlerden ve provokasyonlardan kaçınılması çağrısı yaptığını söyledi.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin söz konusu adımlarının en güçlü şekilde kınandığını duyururken, Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Victoria Nuland ile yaptığı telefon görüşmesinde, Türkiye'nin yasa dışı adımlar attığını iddia etti.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ise, Türkiye’nin amacının bölgenin statüsünü değiştirmek olduğunu açıkça gösterdiğini iddia ederek, bu hamleyi "kabul edilemez ve yasa dışı" olarak adlandırdı. Anastasiadis, "Erdoğan'a şu güçlü mesajı göndermek istiyorum. Atacağı adımlar ve talepleri kabul edilemez" ifadelerini kullandı. Rum lider, Kapalı Maraş'ın kontrolünün Birleşmiş Milletler'e verilmesi çağrısı yaptı.
Kaynak: Haber7
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.