Dünyayı ayakta tutan sistem çöküyor, dönüşüyor. Terörle iş tutan devletler bir yandan ticaret savaşlarıyla diğer yandan teknolojik gelişmelerle zulüm düzenlerini devam ettirme yarışında gözlerini karartmış durumdalar. Uzay işgal ediliyor, teknoloji insanın yararından çok yok oluşu için kullanılıyor. İnsanlık adalet ve güvenliğe her zamankinden daha fazla muhtaç hale geldi.
Ülkemizde, en temel insan haklarının ihlal edildiği zor dönemler geride kalmış olsa da bir kesimin eskiye dönme hevesleri ve rövanş özlemleri, geniş kesimleri tedirgin etmeye yetiyor. Profesyonel algı yöntemlerinin vicdanları esir alabildiği karmaşık ve zor bir dönemi yaşıyoruz. Değerlerin aşındığı, gençlerin bambaşka dünyalara savrulduğu, ailenin risk altında olduğu, ekonomik zorlukların hayatımızı olumsuz etkilemeye başladığı bir dönemi yaşıyoruz.
Böylesine zor bir dönemde, kuruluş felsefesinde, insanlığın bütün problemlerini çözecek felsefi temelleri olan sendikamız otuzuncu yaşını kutluyor. Bugün 14 Şubat ve kuruluş yıldönümümüz. Sendikal ilkelerimiz sadece ülkemizdeki problemlerin çözümünü değil, adeta insanlığın dertlerine çözüm reçetesi sunuyor. Onun için biz mücadelemize erdemliler hareketi diyoruz.
Bugün insanlık, dil, din, ırk, mensubiyet ayrımından çekiyor. Biz farklılıklarımız zenginlik kaynağımızdır diyoruz. Bugün insanlık, sömürü düzeninden çekiyor, biz adil paylaşım diyoruz. Patronların doymak bilmeyen iştahlarına karşı, çalışanın alın teri kurumadan ücretinin ödeneceği sistemi öneriyoruz. Zenginin malında fakirin belli oranda hakkı vardır diyoruz. Bireysel hakları önde tutarak, güvenlik-özgürlük terazisinin gram şaşmasına razı değiliz diyoruz.
Bizim mücadelemiz özlük ve özgürlük mücadelesidir. En özgün sendikal mücadele örneğidir. Ülkemizde ilkleri gerçekleştirmiş sendikal hareketiz. Özgürlük talepli on iki milyon imza toplayan ve bu yolda on yıldır sivil kıyafet eylemini sürdüren sendikayız. Millet iradesi yolunda sokağa çıktığında milyonlar arkasından giden sendikayız.
Eğitim Bir Sen’i oluşturan dinamiklerden biri de vefasıdır. Sendikamız emek verenlerini unutmamıştır. Bugünlerde otuzuncu yıl hatırına tüm illerde yapılan anlamlı etkinliklerle bu güzel mücadele, gücüne güç katmaktadır. Çağlar aşan bir söyleme, eskimez ilkelere ve büyük davalara yakışan bir duruşla otuz değil üç yüz yıllık mücadeleye hazırdır.
Ülkemizde eğitim ve sendikacılık adına ne yapılmışsa Eğitim Bir Sen yapmıştır, Memur Sen yapmıştır. Rakipleri, değil ülkemiz demokrasisine katkı sunmayı, kendi içlerinde bile demokratik olgunluğa erişememişlerdir. Sicili lekeli sendikalar, darbe dönemlerinde hep sınıfta kalmışlardır. Üyesinin, ülkesinin ve vicdanın sesi değil sahibinin sesi olmuşlardır.
Otuz yıllık mücadelede binlerce lider yetişmiş, güzel hizmetler yapmış ve bayrağı arkadaşına teslim etmiştir. Bu yolda hayatını kaybedenler olmuştur. Büyük fedakârlıkla, M. Akif İnanlar emek vermeye, ömür tüketmeye ve değer katmaya devam edecektir. Nice otuz yıllara…
