SIR
Bilse insan;
sabahları Daha candan açar perdelerini
Yağmur umduğu havada
Baharın hayâlini kurmaya başlar
En sevdiği müziği açar bıkmadan
Çıkıp sokaklara dans eder gönlünce
Daha bir sever seveceğini
Daha sıkı tutar
Ardından sallanacak elleri
Yaş tahtaya daha sert basar
Daha derin bakar kuru yaprağa
Zıpkın gibi dururken bir yanda
Bir yandan da savrulur rüzgârla
Bilse; mevzu bu kadar sade ve derin
Ölmeye değil ölümüne yaşar
Bilse; baharda koklar çiçeği
Aşk ile seyreder daldaki kelebeği
Kanatlarını bilmediği dünyalara açar
Sızar imkânsızın deliğinden
Kendine hudutsuz imkânlar sunar
Bilse; ölüm yakın ölüm ansızın
İlkbaharda çimenlerde yürür
Ağaçlardan yemyeşil huzur toplar
Bilse; ömür bu kadar çabuk geçiyor
Yüreğini umutla sarar sarmalar..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.