Çifte Standarda Karşıyız

Toplantıda bir konuşma yapan Şube Başkanı Talat Yavuz;
 ‘’Öncelikle kısa bir süre önce tüm milletimizi yas’a boğan elim olaydan dolayı  Şehitlerimize Allahtan rahmet, yakınlarına ve tüm milletimize baş sağlığı diliyorum. Bu elim olay elbette üzücüdür ancak bizim daha bir kenetlenmemize, millet olarak bütünleşmemize vesile olacaktır.’’ Diyerek sözlerine başladı. Yavuz şöyle devam etti;

      ‘’Arkadaşlar, Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer’in okullara gönderdiği ‘Bağış Genelgesi ‘ile ortaya çıkan, müfettişlerin başlattığı soruşturmalarla ilgili gelişmeleri sizlerden öğrenmek hem de bu süreçte ne yapabiliriz? Sorusuna cevap bulmak, sizlerle istişare etmek amacıyla burada bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bakan 40 sayfalık bir genelge yayınlayınca geçmiş yıllardaki gibi olacağını algıladık. Okuluna bağış gelip de reddeden yoktur. Bağışları kabul ettik. Bakanlığa (İstanbul’dan 17 okulla ilgili şikâyet’in gittiği) söylentileri yayıldı. Müfettişler görevlendirildi. İzlediği tarzıyla, yöntemiyle farklı bir bakanla muhatabız. 20 Temmuzdan sonra bağış kabul eden okullarla ilgili soruşturma başlatıldığı bilgileri geldi. Eğitim-Bir Sen İstanbul şubeleri olarak bir araya gelip durum değerlendirmesi yaptık. Geçen hafta altı şube başkanı ile birlikte bir basın bildirisi ile tepkimizi ortaya koyduk. Müfettişler okullara gelerek bazı okullarda müdürleri, bazı okullarda velileri, bazılarında öğrencileri sorguladılar.

      Bu sorgulamalar sürerken T.H. K. na (Fitre-Zekât) bağış toplama yazısı geldi. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? Diğer taraftan açık öğretimler için Devlet eliyle harıl-harıl para toplanıyor. Pek çok devlet kurumunda da yapılan hizmetler esnasında mecburi olarak kesilen bağış makbuzları hepimizin malumu. Biz bu çifte standarda karşıyız ve bu uygulamaya isyan ediyoruz.’’ Diyen Yavuz konuşmasına şöyle devam etti;

      ‘’Bakanın genelge süreciyle oluşturduğu olumsuz hava hoş değil. Genelgeyi sorgulamak gerekir. Genelgede çözüm önerisi yok. Bu açıdan yanlış yapılmıştır. Biz bu konuda görevimizi yaptık. Genel Merkezimiz örnek savunma dilekçeyi siteye koydu. Bu ara tüm öğretmenlerin rotasyonu tartışıldı. Bu gelişmelerden sonra, bakan kendini sorgulamalıdır. Biz gücümüzü haklılığımızdan, üyelerimizin bize verdiği destekten alıyoruz. İstismar eden varsa üzerine gidilsin ama toptancı yaklaşıma karşıyız. Biz sorun üretmedik. Siz çözüm üretmediniz. Buyurun ödenek ayırın. Bundan sonra okullarımızın ihtiyaçlarını bildireceğiz. Ödenek isteyeceğiz.

      Bu süreçte bir arkadaşımızın burnu kanarsa, en ufak bir ceza gelirse mahkemeye vereceğiz, haberleştireceğiz.’’ Şeklinde sözlerini tamamladı.

      Daha sonra kurum yöneticilerinin bu süreçle ilgili çözüm ve önerileri dinlendi.’’ Biz zaten para toplamak, veli ile yüz-yüze gelmek istemiyoruz. Bakanımız bize adam akılı ödenek göndersin yeter.’’ Diyen Müdürler, T.H.K. tarafından gönderilen (fitre-zekât toplama) zarflarının içine Milli Eğitim Bakanının Bağış Genelgesi fotokopisinin konulması önerisinde bulundular.