• BIST 9727.11
  • Altın 3043.765
  • Dolar 35.4908
  • Euro 36.397
  • İstanbul 7 °C
  • Ankara 9 °C

BUYURUN, YAPIN EYLEMİNİZİ!

Talat Yavuz

FETÖ elebaşı öldü, PKK can çekişiyor, Suriye’de diktatörlük yıkıldı, ülke terörden temizleniyor ve anlaşılan birilerinin kolu kanadı kırılıyor, umudu tükeniyor.

Dünya, bütün gelecek dengelerini ABD başkanlık değişimi üzerinden okuyor.

Ekonomiden dış politikaya, eğitimden sendikal gündeme yeni ve özenle takip edilmesi gereken bir döneme giriyoruz. Bizde ise motivasyonunu FETÖ, PKK ve eski tüfek jakoben ulusalcılardan alan üç sendika marjinalleri, peşlerine taktıkları akılsız yavruları ile iş bırakma eylemi yaparak güya maaşlarına zam isteyeceklermiş. Asıl dertleri ayaklarının altından kayıp giden hayallerini diri tutabilmek.

Buyurun, eyleminizi yapın, neden kiralık gazeteciler, organize olmuş troller tutarak bize saldırıyor ve bizi de peşinize takmak istiyorsunuz?

Hangi yüzle bizden bu talepte bulunabiliyorsunuz? Hangi mücadelemizde yanımızda oldunuz? Siz kimsiniz de yetkili sendikayı eyleme davet ediyorsunuz? Hepiniz tek sendika çatısı altındayken, hatta yetki sizdeyken, binlerce öğretmen tek tutanakla yirmi beş yıllık sürgüne gönderilirken, kızlarımız tıp fakültesinin altıncı sınıfında okuldan atılırken bir cümle ettiniz mi?

Darbeciler sizi toplayıp hizaya dizdiğinde, Şener Eruygur size “ırgat” dediğinde, esnafın başbakanın önüne yazar kasa fırlattığı ve memurun en zor günlerinde, 15 Temmuz gecesinin zifiri karanlığında, Aybüke ve Necmettin öğretmen şehit düştüğünde, evlat nöbeti tutan Diyarbakır annelerinin feryadı ülkeyi sardığında,, belediyelerde binlerce sözleşmeli memurun işine son verildiğinde neredeydiniz?

Daha önce de denediniz, olmadı. Bu topraklarda köksüzsünüz, sapkın akımları destekliyor, milletin değerlerine düşmanlık ediyorsunuz. Yasakları savunup, özgürlük havarisi kesiliyorsunuz.

Öğretmenin lehine olan düzenlemeleri sudan bahanelerle iptal ettirmeye çalışıyor, iptal edilmezse yüzsüzce o imkânlardan yararlanıyorsunuz. Şunu belirteyim ki bize attığınız çamur hiçbir zaman tutmadı, tutmayacak da. Kendinizce her fırsat bulduğunuzda ortaya bir maaş iftirası atıyorsunuz. Maaşımız açık, tüzüğümüz sitemizde yayınlanmış ve 58. Madde okuma yazma ve dört işlem bilen herkesin anlayabileceği şekilde yazılmış durumda. Kimseye maaşın dışında herhangi bir ödeme yapılmaz, iftirayı atan da bunu çok iyi bilir aslında.

Evet, ekonomik anlamda sıkıntılarımız var. Özellikle emekliler, sadece çıplak maaş alan memurlar, eşi çalışmayanlar, büyükşehirde kirada oturanlar, akademisyenler… zor durumda. Biz bugünleri bir buçuk yıl önceden gördüğümüz için toplu sözleşme masasında yüzde 15 zam artı yüzde 10 refah payı diye ısrarcı olduk, verilmeyince de imzalamadık. Bu gündem bizim bitmeyen gündemimizdir ve biz yetkili sendika olarak kendi programımızı uygular, kendi eylemimizi yaparız, yaptık ve yapıyoruz. Artık bütün işimiz sekizinci dönem toplu sözleşme masasına hazırlanmaktır. Kamuoyuna bir hususu hatırlatmak isterim. Altıncı dönem toplu sözleşme sürecinde, bugün başı çeken bir konfederasyona, gelin üç konfederasyon toplu sözleşme masasına ortak tekliflerle gidelim, gücümüzü birleştirelim diye yazılı davet gönderdiğimizde nasıl da hayır demişlerdi.

Bunların amaçları hiçbir zaman üzüm yemek olmamıştır, unutmayalım. Hele bir İlksan hikâyemiz var ki bu hikâyeyi bilenler bugünkü maaş iftirası ile neyin amaçlandığını çok kolay çözeceklerdir. Başkan hem devletten maaşını alıyor, hem de İlksan’dan yedi asgari brüt ücret tutarında maaş alıyordu. Yani bugünkü hesapla 7x26.005,50 eşittir 182.038,5 lira artı bir de bakanlık müfettişi maaşı. Yani bugünkü parayla 300 bin liraya yakın bir tutar. Seçim sürecinde defalarca gündeme getirmemize rağmen kimsenin aklına gelmediği gibi bugünkü kiralık kalem gazeteciler de ilgi göstermemişlerdi.

Bu yazı toplam 137 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Duyuru Gazetesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 02164912882 05323834739 Faks : 0216 4917113