ABD’den gelen açıklamalar aynı zamanda Beyaz Saray’ın Latin Amerika’yı halen arka bahçesi olarak gördüğünü kanıtlıyor.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Ticaret Temsilcisi Katherine Tai, Birezilya’da düzenlenen B20 İş Zirvesi sırasında Çin’in Kuşak ve Yol İnisiyatifi’ni hedef aldı. Tai, Sao Paola’daki zirve sırasında Brezilya’nın Kuşak ve Yol konusundaki “riskleri” dikkate alması gerektiğini savundu. ABD’li temsilcinin ifadeleri Washington yönetiminin Çin’i ve Çin ile ticari ilişkileri hedef alan stratejisinin bir parçası olarak yorumlanıyor. Tai konuşmasında Brezilya’nın en büyük ticaret ortağı ve en büyük ihracat pazarı olan Çin’in teşkil ettiği risklere değinmedi. Bununla birlikte Brezilya’nın kiminle iş birliği yapacağını veya ne tür ortaklıklar yürüteceğini dikte etmesi için başkalarına ihtiyacı olmadığı gibi Çin ile Latin Amerika ülkeleri arasındaki normal ekonomik ve ticari iş birliği üçüncü ülkelerin denetimine tabi olmamalıdır.
Tai'nin Brezilya'ya yaptığı uyarı, Brezilya'yı ABD'nin "jeopolitik arka bahçesi" olarak gören ve hem Brezilya hükümetine hem de halkına karşı temel bir saygısızlık gösteren bir güç ideolojisini ortaya koyuyor. Bu yılın Mayıs ayında, ABD Güney Komutanlığı Komutanı General Laura Richardson da Brezilya'ya yaptığı ziyarette Kuşak ve Yol İnisiyatifi’ne katılmanın Brezilya'nın egemenliğini baltalayabileceğini ileri sürdü. Çin, 2013'ten bu yana 150'den fazla ülke ve 30'dan fazla uluslararası kuruluşla Kuşak ve Yol için iş birliği anlaşmaları imzaladı ve hiçbir ülke bu girişime katılarak egemenliğini kaybetmedi. Buna karşılık, bu ABD yetkilileri Brezilya'ya Beijing ve Washington arasında seçim yapması için baskı yapıyor ki bu da başka bir ülkenin egemenliğine açıkça müdahale anlamına geliyor.
Brezilya şu anda Latin Amerika'da henüz Kuşak ve Yol İnisiyatifi’ne katılmamış birkaç ülkeden biri. Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva geçen yıl tekrar göreve geldiğinden beri, Brezilya'nın ilgili çabaları aktif olarak ilerlettiğine dair sürekli raporlar var ve bu tesadüf değil. Girişim, Lula hükümetinin yeniden sanayileşme planı ve Güney Amerika entegrasyon rotaları gibi kalkınma stratejileriyle oldukça uyumludur. Brezilya'nın planlanan altyapı projeleri, özellikle de Brezilya'nın ekonomik çıkarları için temel olan Güney Amerika'daki çeşitli ulaşım rotalarıyla ilgili olanlar için ortaklar bulmayı amaçlamaktadır. Bu yılın Temmuz ayında Lula, Kuşak ve Yol ile ilgili olarak "Nerede olduğumuzu ve hangi pozisyonda oynayacağımızı bilmek istiyorum. Bir başlangıç yapmak istiyoruz.” İfadelerini kullanmıştı. Çin ise Brezilya’nın Kuşak ve Yol’e katılımı memnuniyetle karşılayacaklarını duyurmuştu.
Küçük bahçe yüksek çit stratejisi
ABD, Brezilya ve diğer Latin Amerika ülkelerinde Çin'e karşı "küçük bir bahçe, yüksek bir çit" inşa etmeye çalışmaktadır. İster Çinli şirketlerin Meksika'ya yatırım yaptığı elektrikli araç fabrikası olsun, ister Peru'daki Chancay limanının inşası olsun, her ikisi de ABD'den ret ve engellemeyle karşı karşıya kaldı. Chancay limanı, Washington şahinleri tarafından "askeri amaçlı" olarak çarpıtıldı. Oysa Chancay limanının inşası, iki ülke arasındaki ticaret ve bölgesel ekonomik kalkınma için daha iyi bir platform oluşturmayı amaçlamaktadır. Chancay limanı tamamlandığında, Peru ve tüm Güney Amerika'nın lojistik ve ticaret manzarasını büyük ölçüde iyileştirecek ve Peru kıyılarından Çin'e malların nakliye süresini üçte bir oranında azaltacaktır.
Çin ve Brezilya sırasıyla Doğu ve Batı Yarımküre'deki en büyük gelişmekte olan ekonomilerdir. Her iki ülke de serbest ticareti kararlı bir şekilde destekliyor ve korumacılığa karşı çıkıyor. Geçtiğimiz hafta, Brezilya Tarım Bakanı Carlos Favaro ülkenin Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi'ne katılması gerektiğini söyledi ve bunun Brezilya'ya "ticaret engellerini aşma fırsatı" sağlayacağını belirtti. Çin ve Brezilya arasındaki iş birliği yalnızca her iki ülkenin çıkarlarıyla örtüşmekle kalmıyor, aynı zamanda "Küresel Güney"in daha adil ve eşitlikçi bir uluslararası ekonomik düzen inşa etme ihtiyacını da karşılıyor. Bu eğilim Washington'un durduramayacağı bir eğilim olmaya devam edecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.