AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Dicle Üniversitesi (DÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı'nca düzenlenen 'Uluslararası Ekonomi, Siyaset ve Yönetim Sempozyumu'na katıldı.
Kurtulmuş sempozyumda yaptığı konuşmada, dünyada sadece ekonomik ve siyasi çatışmaların yaşanmadığını dile getirerek, "Bugün dünyada sadece ekonomik ve siyasi çatışmalar yaşanmıyor. Ya da çatışmalar, dünyanın bir tek bölgesinde yaşanmıyor.
Dünyanın her yerinde büyük altüstleri yaşıyoruz ve dünya ekonomisinin de, siyasetin de ve hatta toplumsal yapıların da yeniden dizayn edildiği bir dönemde geçiyoruz. Büyük resmi görerek, dünyada olup biteni anlamak zorundayız. Bugün dünya yeniden gerilimlerin, çatışmaların, karşılıklı kutuplaşmanını eşiğine geldi. 1990 yılı sürecinde küresel barış arayışları ne yazık ki şimdilik rafa kaldırılmış görünüyor. Dünya sisteminin, bütün kurum ve kuruluşlarının foksiyonsuz hale geldiği bir dönemdeyiz" dedi.
EKONOMİK SAVAŞLARIN ETKİLENECEĞİ BÖLGELERDEN BİRİSİYİZ: 3'üncü dünya savaşının başladığına dikkat çeken Numan Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ortaya çıkan başka bir kavram ise ticaret savaşları ve giderek büyüyen ekonomik savaşlardır. İçinizi karartmak için söylemiyorum; 3'üncü dünya savaşı çoktan başlamıştır. 3'üncü dünya savaşı, 2'nci Dünya Savaşı'nın aksine, önce ekonomik olarak ve arkasında siyasi olarak gelişebilecek gibi görünüyor. Bu dönemde ne yazık ki Türkiye'nin üzerine düşen payı fazlasıyla alacağı görülüyor.
TÜRKİYE ÜZERİNDEN HAD BİLDİRME...24 Haziran seçimlerinin ardından başlatılmış olan kur saldırıları, bu ekonomik operasyonların arkasındaki temel nedenlerden birisi; Türkiye üzerinden özellikle gelişmekte olan ülkelere haddini bildirme ya da safını belli ettirmek için yapılan bir tehdittir. ABD'deki birtakım karar mekanizmaları Türkiye üzerindeki bu operasyonla dünya ülkelerine diyor ki, 'Tarafını seç'. Önümüzdeki dönemde ekonomik savaşların etkileneceği bölgelerden birisiyiz. Belki de etkilenecek ülkelerin başında gelenlerden birisiyiz."
DÜNYAYA ÖRNEK OLACAĞIZ: Dünyadaki bölgesel ve kısmen küresel olan sorunların arkasında üç temel nedeni görmek gerektiğini söyleyen Kurtulmuş, "Bunlardan birincisi, küresel ölçekte gelir dağılımı adaletsizliğidir. Bir diğeri, çatışmalar ve demokrasi açığıdır. Türkiye'de farklılıklar içerisinde birliğimizi koruyarak, kültürel kimlikteki farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul ederek, dillerimizi, kültürlerimizi Türkiye'nin birliğinin, dirliğinin harcı olarak kabul ederek, demokrasimizi daha da geliştirerek, farklılıklarımızı ortaya koyacak ve yönetimimizi daha demokratik hale getirmek için de bütün dünyaya örnek teşkil edeceğiz. Üçüncü mesele ise işgaller ve dış müdahelelerdir" dedi.
IMF, SİYASİ REÇETELERİYLE BİLİNEN BİR KURULUŞ: Son günlerde ABD'li danışmanlık şirketi McKinsey üzerinden yeni bir tartışmanın çıktığını anlatan Kurtulmuş, "Daha önce de söz etmiştim; birileri aba altında sopa gösteriyor. Türkiye'yi IMF'ye muhtaç hale getirmeye çalışıyorlar. IMF ülkelerin durumu düzelsin diye değil, zor durumda kalan ülkeler, siyasi olarak da emir alacak duruma gelsinler diye kurulmuş olan uluslararası bir kuruluştur. Yoksa IMF üç kuruş para vererek, bu parayı borç ilişkisi içerisinde banka gibi bir kuruluş değildir. IMF paradan daha çok, siyasi reçeteleriyle bilinen bir kuruluştur. Türkiye bir daha asla IMF'nin kapısına gelmeyecek, asla önünde diz çökmeyecek" diye konuştu.
Kaynak:internethaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.